Geçmişteki mobilya ve dekorasyon ürünlerinin günümüzdeki eşyalarla kombinlenerek yaşam alanlarında kullanılmasına retro dekorasyon denir. Özellikle canlı ve parlak renklerin tercih edildiği bu ev dekorasyonu stilinde, bilinçli olarak ve özenle seçilmiş eski eşyalar orijinali bozulmadan kendisiyle uyum sağlayacak yeni eşyalarla bir araya getirilir.
Kelime anlamı “geçmiş”, “geriye dönük” olan retro, ilk olarak 1950’li yıllarda İskandinav ülkelerinde ortaya çıkmış, 1970’lere kadar etkisini sürdürmüş olan bir tarz. Mobilya tasarımlarında ve döşeme kumaşlarında tercih edilen cesur renk ve desenlerin yanı sıra duvar kağıtları ve yer döşemelerinde de belirli bir reform içeren retro stili, geleceğe yönelirken geçmişten ilham almayı, geçmişten kalma parçaların orijinallerinden veya birebir aynılarından faydalanmayı gerektirir.
Geçmişin izlerini taşıyan retro ev dekorasyonunda, eskiden kalma klasik bir parça eşya ile modern unsurlar uyum içinde bir araya getirilerek özgün bir ortam elde etmek mümkün. Retro dekorasyon tarzının benimsendiği evlerde ilk olarak göze çarpan da zaten detayların ve ortamın tamamının kendine haslığı olur. Bu tarzda belirli bir kural ve keskin hatlar yoktur. Dekore eden kendisine nostaljik gelen herhangi bir ürünü seçerek o obje etrafında yeni bir tasarım ve bütünlük elde edebilir.
Cesur ve özgür ruhu temsil etmesi açısından dikkat çeken retro ev dekorasyonu, ülkemizde de son zamanlarda oldukça yaygın kullanılan ve yaşam alanlarını oluştururken eşya seçiminde oldukça sık başvurulan tarzlardan biri. Nostaljik ürünlerin çokça kullanıldığı bu tarzın nostalji hissiyle duygulara hitap ediyor olması ile ortama sunduğu sıcaklık ve samimiyet de tercih nedenleri arasında sayılabilir.
Retro Ev Dekorasyonu İpuçları
Sanat ve giyim alanlarında da adından söz ettiren retro stilini bir yaşam tarzı haline getirmek mümkün. Oldukça geniş renk paletine sahip olan retro stiline gönül verdiyseniz ve yaşam alanınızı bu tarzda dekore etmeyi düşünüyorsanız ilk yapmanız gereken, dekorasyon planınıza ilham olacak dekoratif ürününüzü seçmek. Bu ürün nostaljik esintileri olan bir tablo, ahşap bir konsol, eski bir abajur, deri valiz, daktilo, telefon ya da gramofon olabileceği gibi, bunlardan birkaçı bir araya getirilerek eklektik bir dekore işlemi de gerçekleştirilebilir.
İlk etapta tüm dekorasyonun eskiden kalma bir veya birkaç ürün etrafında şekillendiği görüşüne dayanan retro stilinde aslolan, belirli bir dönemin ruhunu yansıtan eşyaların dekorasyonda kullanılması. Bu eşyalar gerçekten belirli bir dönemden kalmış olabileceği gibi birebir o dönemin özelliklerine ve tarzına uygun şekilde tasarlanarak üretilmiş yeni ürünler de olabilir. Babaannenizin evinde eskiden var olan dolaplı kanepenin birebir aynısını yeniden ürettirerek ve salonunuzun baş köşesinde ona yer vererek de o dönemin tarzını yakalamış olursunuz.
Belirlenen ürünler bir araya getirilirken cesur ve iddialı renklerin özgürce kullanılması da yine retro tarzın en belirgin özelliklerinden. Geniş renk seçenekleri sunan retro stilinin en sık tercih edilen renkleri ise hardal sarısı, kiraz kırmızısı, turuncu, avokado yeşili, deniz mavisi, leylak rengi ve kahverenginin en sıcak ve parlak tonları. Çeşitli renklerin uyumlanmasının yanında retro stilinin bilinen yönlerinden biri de çeşitli şekillerin ve desenlerin özgürce bir araya getirilmesinin mümkün olması. Çiçek desenleriyle geometrik şekillerin özgürce kombinlendiği bu tarzda büyük ve art-deco tabir edilen hantal görünümlerle vintage sayılabilecek narin ve nahif çizimlerin kombinlenmesinden kaçınılmaz.
Farklı dönemlere ait birkaç eşyayı bir araya getirmenin mümkün olduğu retro stilinde, 1950’lerden krom sandalye ve tabureler ve kıvrımlı divanlar, 70’lerden ahşap kenarlıklı hantal bir koltuk, 80’lerden aynalı bir şifonyer bir araya getirilerek karma bir yaşam alanı elde edilebilir.
Retro tarzına uygun bir dekorasyon elde etmek için çeşitli dönemlere ait mobilyalar tercih edilebileceği gibi, modern çizgilere sahip sade ve düz mobilyaların çeşitli dönem aksesuarları ile bir araya getirilmesi ile de bu tarz dekorasyona ulaşılabilir. Belirli bir dönemi yansıtan bir tablo, o dönemin yazı karakterleri ve renklerinde yazılmış tabelalar, konsol veya şifonyerler, abajur, ayna veya eski bir valizin köşede yerini alması ile de retro görünüm yakalanabilir.
Retro Ev Dekorasyonu Örnekleri
Temel karakterinde koyu renk ahşap, bol renk ve desen ve bolca doku barındıran retro dekorasyona örnek olacak ve uygulamayı düşünenlere ilham verebilecek evlerden birkaç bölümü sizler için bir araya getirdik. İşte eskiyle bugünü harmanlayan retro evler:
Retro dekorasyon tarzına kaynaklık ettiği kabul edilen ve bu stilin en ikonik parçalarından biri olan, günümüzde hala aynı şekilde üretimine devam edilen Eames sandalyesi etrafında tasarlanmış bu salon, retro şıklığını çok net bir şekilde gözler önüne seriyor. Rahat koltuklar, kahve ve sarı tonlarının hakimiyeti ve doğal dokular eşliğinde sıcacık bir ev konforu vadediyor.
Retro stilinin inceliklerini bir araya getiren bu renkli yatak odasında dekorasyon zevki, 1950’li yılların demir divanlarının etrafında şekilleniyor. Dönemin ilham kaynağı renklerinden olan avokado yeşili narin divan başlığının arkasındaki duvar, yine dönemin ruhunu yansıtan renklerdeki tablolarla dekore edilmiş. Çeşitli renk ve desenlerin özgürce bir araya getirildiği kırlent ve yastıklar, retro stiliyle ilgili harika birer ipucu oluşturmuş!
Kahverenginin koyu tonları tercih edilerek dizayn edilen ahşap konsollar ve bolca duvar aksesuarı içeren bu renkli köşe, evin kalan bölümünün de retro stilinin sıcaklığı amaçlanarak döşendiğini fısıldıyor.
Belirli bir dönemden kalan veya birebir o özelliklerde yeniden üretilen aksesuarlara yer verilen retro dekorasyonun ikon parçalarından olan televizyon, telefon, radyo gibi nostaljik ürünlerle kimlik bulan bu köşede, tarzın gözde renklerinden canlı kiraz kırmızısı koltuğa desenli sarı duvar kağıdı eşlik etmiş. Ne dersiniz, oldukça uyumlu görünmüyorlar mı?
Yaşam alanlarının dekore edilmesinde tamamen retro stili ürünler benimsenebileceği gibi, şık ve modern parçalarla nostaljik ürünler harmanlanarak birlikte kullanım da sağlanabilir. Retro renklerin modern çizgilerle buluştuğu bu bölümde, çeşitli dönemsel aksesuarların da katkısıyla ince ruhlu bir görünüm elde edilmiş.
Retro ev dekorasyonuna gönül verenlerin edinebilecekleri temel aksesuarlardan olan daktilolar ve döner tuşlu telefonlar, bu görseldeki örnekle tek bir köşede toplanabileceği gibi evin çeşitli köşelerine serpiştirilerek de kullanılabilir.
Koyu ahşap rengiyle uyum içinde bir araya getirilmiş olan ince ayaklı sandalye ve abajur, mumluk, saksı gibi detaylar, duvardaki renkli tablolarla birbirini tamamlamış. Uyumsuzluk içinde bir uyumun yakalandığı bu köşede retro stilini en çok savunan ise sarı perdeler olsa gerek.
Retro dekorasyon anlayışının en belirgin özelliklerinden olan eski ve yeninin harmanlanması, bu retro yatak odasında kendisini net bir şekilde göstermiş. 1950’lerin ruhunu taşıyan renk ve çizgilerde ahşap divan modern görünümlü nevresim takımı ve çeşitli aksesuarlarla dengelenerek özgür bir ortam oluşturulmuş.
Ahşap yatak başlığının desenli duvar kağıdının önünde sergilendiği, abajur ve komodinin retro stilinin ipuçlarını verdiği bu sıcak yatak odası, seçilen parçalarla tarza sadık kalınarak dekore edilmiş.
Retro divan ile modern tekstil ürünlerinin harmanlandığı bu yatak odası, içerdiği renklerle retro sıcaklığı ile serin ve sakin bir modern çizgiyi dengelemek üzere dizayn edilmiş. Turuncu sehpa komidin ve nostaljik çizgiler içeren tablolar, retro ruhunu tamamlayan objeler olarak dekorasyonda yerini almış.